Spritüalizm genel anlam itibari ile tinsel olan yani ruh ile alakalı demektir. Ruh ile ilgili olan konularla içiçedir. Dinsel bir kavram olarak da ele alınabilir. Bunlar da diğer dünya, ölümden sonraki yaşamlar ve sonsuz yaşam gibi maddi olmayan konuları içerir. Spirütalizm, belirli bir anlayış ile benzeyen manevi düşüncelerden ayrılır. Bu anlayışlar farkındalığın yarattığı ruhaniyet, ruhani bir oluşma biçimi olarak ifade edilir. Materyalizmin karşıtı olarak geçen bu kavram, büyük dinlerde yer alır. Tanrıya giden yola ulaşma çabasıdır. Psikolojide de yeri olduğu düşünülür. Var olmanın en önemli biçimi olarak nitelendirilir. Bu sayede kişi kendisini tanıyarak ve kendisini keşfederek yaşıyor yorumu yapılır.
Spiritüalizm kişinin dinsel kavramları bir maneviyat içerisinde yaşaması anlamına gelmez. Kişi materyalizm kavramında yer alan her şeye ise karşıt olmak zorunda değildir. Maddenin ötesinde anlaşılabilir bir gerçeklik de barındırır.
Varlık için en büyük güç, uyanış ve anlayış tanıma gibi konuları inceler. Disiplin olarak; düşüncede sorgulayıcı tutum, inanca dayalı kabullenme, bilinç temelli edimlerde bulunma tarafındadır. Ayrıca pek çok felsefeci belirli özelliklere sahip olunması durumunda kişinin kendi hayatı ile ilgili önemin farkına varabileceğini savunur. Kişi hangi yaratıcıya inanırsa inansın bu özelliklere sahip değilse, içinde yer alan maneviyatı tam olarak yakalayamaz.
Bir arayış süreci olan spiritüalizmde, bu arayış hayatın konusunu ve kişinin gerçekte kim olduğunu keşfetmesidir. Hayatın günlük telaşlardan daha fazlası olduğunu, mal ve mülk biriktirmekten daha önemli olduğunu ön plana çıkarır. Kötü durumlar karşısında ıstırap çekmenin bile herhangi bir manevi kaynak aracılığıyla mümkün olacağının kavranmasını sağlar. Aksi durumda kişinin kendisini yetersiz hissedeceğini söyler. Spiritüel yolculuk sıkıntı ile baş edebilmek için kaynak sağlar.